Liderliğin Karanlık Yüzü: İktidar Arzusu, Kurnazlık ve Acımasızlık

Liderliğin karanlık yüzü İktidar Arzusu, Kurnazlık ve Acımasızlık

Liderliğin karanlık yüzü, bilinçaltımızdaki karizmatik unsurların bir ifşasıdır desem; yeni bir şey söylemiş olur muyum? Taburenizi çekin ve keyfinize bakın. Konu strateji1 ve yönetim olunca, özellik de liderliğin karanlık yüzü konuşulacaksa, bir adamdan (Machiavelli2) bahsetmek zorundayım.

Bu adam, “kötülüğün kitabını yazmış3” desem, yanlış ifade etmiş olmam (hakikaten de yazmıştır).

Liderliğin Karanlık Yüzü Nedir?

Liderlik konusunda biliyorsunuz, güller açıyor yüzümüzde. Devlet için toplumun refahını yükseltmek olsun; şirket için insanı öncelemek olsun; literatürümüz eksiksiz. Yani şöyle kağıt üzerinde fena değiliz. Ancak kriz anlarında karar almak gerektiğinde, bir şeyle karşılaşıveririz; liderliğin karanlık yüzüyle..

Mesela önde gelen devlet ve şirketlere bakıyorsunuz; nedendir bilinmez, “ötekilere” karşı refahı ve insanı “rekabet avantajı” uğruna hiçe saymakta gayet de mahirler.

Yani, bugün kürsülerde etiğin ve ekolojinin tanımını yapanlara demezler mi? Söylemler başka; eylemler başka diye. O halde, gerçek dünyanın gerçek sorunlarına biraz yakından bakalım.

Liderlikte İktidar Arzusu: Makyavelist Yaklaşım

Makyavel (Niccolò Machiavelli) beyefendi ile tanışalım. Bakınız bu adam, literatürde en çok kınanan, gerçek hayatta ise en çok model alınan bir liderlik yaklaşımını ortaya koymuştur. Hatta Makyavelizm şeklinde bir akımla anılır. Öyle canavar gibi görünmesin; şairliği, oyun yazarlığı da var. Yani, okumuşun “zalimi” kendisi. Ancak, galiba önerileri “akla yatkın” olacak ki hala etkileri devam ediyor…

Makyavel amcamız, “insan doğası” üzerine ciddi bir zaman ayırmış. Düşünmüş, dirsek çürütmüş.. Öyle kolay değil; acımasızlığın, kurnazlığın ve iktidar arzusunun kitabını yazmak. Ancak, bunu övmek için değil; demek ki bizlerin aklında bu duygu ve durumların karşılığı var demek için yazıyorum.

Yani, bilen bilir; aklınızda canlanması için Makyavel’in bir sözünü de ekleyeyim: “İyi niyetli olmak, iyi bir sonuç elde etmek için yeterli değildir.”

Şöyle bakınca, aslında ne demek istediğini anlıyorsunuz. Hatta, şu sözünü de ekleyelim:

Eğer kendi refahınız için gerekiyorsa, kendinizden güçsüzlere borçlarınızı ödemeyin.

Burada bir şey var.. Bizleri şaşkınlığa düşürmeyen, “hiç aklıma gelmezdi” dedirtmeyen bir şey.. Ne o? Sahicilik.

Şimdi, ister devlet ister şirket yönetin. Rekabet dendiği zaman (Ortaklaşa/Simbiyotik Rekabet kastedilmiyorsa) bunun (genellikle) “yıkıcı bir güç” olduğunu bilirsiniz.

Olur mu hiç? Rekabet dediğin şey, yapının kendisini geliştirmesi için bir lütuftur da diyebilirsiniz. Ancak, yönetim kurullarında bulunan raportör tanıdığınız varsa; anılarını dinlemenizi öneririm.

Peki, aslında neyi işaret ediyorum?

Lider, yönetici, kanaat önderi.. Ne derseniz deyin. Bu karanlık-aydınlık meselesi, bizde karşılığı olan şeyler. Eğer ki insanın doğasında böyle (kötülüğe) bir eğilim olmasaydı, milyonlarca Makyavel gelse de fark etmezdi. Zira, Makyavel’den önce de böyleydi.

Günümüzde Liderliğin Karanlık Yüzü Hala Geçerli mi?

“Ayıp ettin, hem de nasıl!” diyesi geliyor insanın. Tabii, mesele öylece yermek, tenkit etmek değil. Burada insanın içini gıdıklayan bir şey var demek ki. Liderliğin karanlık yüzünde, vicdanımızdan sızıp arzularımıza giden bir şey var.

Başka bir deyişle, insanın içinde bir “yönetim” var. Karanlık köşede hırs, aydınlık köşede erdem. Ekip yönetmenin, kaynakları verimli kullanmanın ya da topluma katkıda bulunmanın öncesinde, “kendimizle” bir mücadelemiz var.


  1. Strateji: Şartların ve imkanların bir anlamda buluşturulması ve aralarında simbiyotik ilişkinin kurulmasıdır. ↩︎
  2. Machiavelli, vicdan kavramından kurtulmayı büyük bir adanmışlıkla önerir. ↩︎
  3. Prens/Hükümdar (Orijinal adı: Il Principe), Niccolò Machiavelli, 1513. ↩︎
Önceki Yayın

ESG Yatırımları: Birlikte Yaşama Zekası

Sonraki Yayın

NLP Nedir? Zihin Programlamanın Perde Arkası